Üst Nasıl Yazılır?
"Üst" nasıl yazılır, TDK imla kılavuzundaki yazılışı şu şekildedir.
✓ Doğru Yazılışı: üst
Diğer TDK Anlamları
üst (isim)
- Anlamı:
- Bir şeyin yukarı, göğe doğru olan yanı, fevk, alt karşıtı
- Bir şeyin görülen yanı, yüzü
- Bir şeyin dış yüzü, yüzey
- Giyecek, giysi.
- Birine göre yüksek aşamada olan kimse, mafevk.
- Vücut, beden.
- Artan, geriye kalan bölüm
- İlgilenilen, üzerinde durulan konu.
- (sıfat) Birkaç şeyden birbirine göre yukarıda olan
- (sıfat) Öte, arka
- (sıfat) Sınıflamalarda temel olarak alınan bir tipe göre ileri derecede olan.
- Birleşik Sözler:
- üst alize
- üst baş
- üst bitken
- üstçavuş
- üst çene
- üst deri
- üst deri altı
- üst diş
- üst dudak
- üst geçiş
- üst geçit
- üst güverte
- üst insan
- üst kat
- üst küme
- üst perdeden
- üst sınıf
- üstsubay
- üst tabaka
- üst tarafı
- üstü kapalı
- üst üste
- üstyapı
- altüst
- en üst düzey
- astsubay kıdemli üstçavuş
- akşamüstü
- arka üstü
- ayaküstü
- baş üstü
- baş üstü dolabı
- bayramüstü
- bireyüstü
- böbrek üstü bezi
- deneyüstü
- dizüstü
- diz üstü
- dizüstü bilgisayar
- doğaüstü
- duyuüstü
- gerçeküstü
- ikindiüstü
- insanüstü
- kalburüstü
- kıçüstü
- masaüstü
- masaüstü yayıncılık
- normalüstü
- olağanüstü
- öğleüstü
- rüzgâr üstü
- sırtüstü
- suçüstü
- suçüstü mahkemesi
- tabiatüstü
- tepe üstü
- tepeüstü
- yer üstü
- yol üstü
- yüzüstü
- başüstüne
- Örnek Metin:
- Köyün üst tarafında, saman, taş ve yangın arasında, üstü sazlarla örtülmüş bir kulübenin önünde ateş yanıyor. H. E. Adıvar
- Bu sefer taşın üstünden inip yere oturdu. M. Ş. Esendal
- Ağzında lokmayı birdenbire yutmaya kıyamıyor, dilinin üstünde gezdiriyordu. Ö. Seyfettin
- Bir liranın üstü olarak uşağın getirdiği yetmiş beş kuruşu masanın üstünden kaldırmaz. A. Ş. Hisar
- Kadınların beni böyle göz hapsine almaları yüzünden üst düğmelerimi gevşetemiyordum. R. N. Güntekin
- Ben onu Şehzade Camisi'nin üst yanında, sokak içi, eski ahşap bir evde tanıdım. Y. Z. Ortaç
- Atasözler ve Deyimler:
- üst başı
- üst çıkmak (veya gelmek)
- üste çıkmak
- üste vermek
- üstü kalsın
- üstüme (veya üstümüze veya üstünüze) sağlık (veya iyilik sağlık veya şifalar)
- üstünde durmak
- üstünde hakkı olmak
- üstünde kalmak
- üstündeki üstünde, başındaki başında
- üstünden akmak
- üstünden atmak
- üstünden dökülmek
- üstünden geçmek
- üstünden (şu kadar zaman) geçmek
- üstüne alınmak
- üstüne atmak
- üstüne basmak
- üstüne başına etmek
- üstüne bir bardak (soğuk) su içmek
- üstüne bir iki güneş doğmak
- üstüne çekmek
- üstüne çevirmek
- üstüne düşmek
- üstüne evlenmek
- üstüne fenalık gelmek
- üstüne geçirmek
- üstüne gelmek
- üstüne gitmek
- üstüne gül koklamamak
- üstüne güneş doğmamak
- üstüne kalmak
- üstüne kapanmak
- üstüne koymak
- üstüne kuş kondurmak
- üstüne olmamak
- üstüne oturmak
- üstüne ölü toprağı serpilmiş gibi
- üstüne perde çekmek
- üstüne sevmek
- üstüne titremek
- üstüne toz kondurmamak
- üstüne tuz biber ekmek
- üstüne üstüne gitmek
- üstüne varmak
- üstüne vazife olmamak (veya değil)
- üstüne yaptırmak
- üstüne yatmak
- üstüne yıkmak (veya yıkılmak)
- üstüne yok
- üstüne yormak
- üstüne yüklenmek
- üstüne yürümek
- üstünü (veya üstüne) görmek
- üstünüze afiyet (veya sağlık)
Terimin farklı anlamlarını keşfetmek için türkçe sözlük, türkçe ingilizce sözlük, terimler sözlüğü, eş anlamlılar ve mitoloji sözlüğüne göz atabilirsin.